1. HABERLER

  2. Böbrek yetmezliği nedir? Böbrek yetmezliği belirtileri nelerdir?
Böbrek yetmezliği nedir? Böbrek yetmezliği belirtileri nelerdir?

Böbrek yetmezliği nedir? Böbrek yetmezliği belirtileri nelerdir?

Böbrek yetmezliği nedir? Böbrek yetmezliği belirtileri nelerdir? sorularının en net yanıtını haberimizde bulabilirsiniz. Böbrek fonksiyonu normalden yüzde 15'in altına düşmesi, böbreklerin görevlerini kısmen veya tamamen yapamaz hale getirir ve modern tıpta bu duruma böbrek yetmezliği adı verilir.

A+A-

Böbrek yetmezliği ile ilgili şüpheleri olan vatadandaşlar; Böbrek yetmezliği nedir? Böbrek yetmezliği belirtileri nelerdir? diye araştırıyor. Haberimizden çeşitli kaynaklardan edinilerek hazırladığımız içeriğimize göz atabilir.

NOT: Bu haber bilgilendirme amacıyla hazırlanmıştır. En sağlıklı bilgiyi doktorunuz kararar verecektir.

Böbrekler vücuttaki atık ürünleri ve fazla sıvının vücuttan atılması görevini yerine getirir. Vücuttaki tuz, potasyum ve asit içeriğinin düzenlenmesi de böbreklerin görevidir. Normal çalışan bir böbrek her gün 200 litre sıvı kanın filtreleme ve geri dönüş işlemini gerçekleştirir. Atık ürünlerin vücuttan atılmasının yanında böbrekler;

    Vücut sıvısını dengelemek
    Kan basıncını düzenleyen hormonları düzenlemek
    Kemikleri destekleyen aktif D vitamini formu üretmek
    Kırmızı kan hücrelerinin üretimini kontrol etmek gibi hayati görevleri bulunmaktadır.

Böbrek yetmezliği nedir?

Böbrek yetmezliği; Böbrek fonksiyonu normalden yüzde 15'in altına düşmesi, böbreklerin görevlerini kısmen veya tamamen yapamaz hale getirir. Vücudunuzda fazla miktarda atık ve fazladan su birikmesinden belirtileriniz olabilir.

Kayıp böbrek fonksiyonunuzu değiştirmek için üç tedavi seçeneğiniz vardır.

1- Diyaliz:

Sağlıklı çalışmayan böbreklerin yapamadığı kanı temizleme işlemi bir cihaz yardımıyla gerçekleştirilir. Diyaliz böbrek yetmezliğini tedavi etmemektedir. Ancak hayatta kalabilmek için belirli aralıkla diyalize girilmesi gerekmektedir. Diyaliz hastanın durumuna göre Hemodiyaliz veya periton diyaliz olarak iki şekilde yapılabilir.

2- Periton diyalizi

Periton; karın boşluğunda bulunan, karın duvarı ve organları saran bir zardır:

Periton Diyalizi, karın boşluğuna küçük bir ameliyat ile yerleştirilen, ince, yumuşak, silikondan yapılmış kalıcı bîr tüp (kateter) aracılığı ile yapılır. 

2- Böbrek Nakli:

Çalışmayan veya az çalışan böbreğin yerine çalışan bir böbreğin nakledilmesidir. Kadavradan böbrek nakillerinde uzun süre bekleme listesi olmasına rağmen canlıdan canlıya böbrek nakillerinde kısa sürede böbrek nakli gerçekleştirilebilmektedir. Böbrek naklinden sonra hastaların diyalize girmesine gerek kalmamaktadır.

Böbrek yetmezliği belirtileri nelerdir?

Böbrek yetmezliği belirtileri o kadar yavaş başlayabilir ki, onları hemen farkedemeyebilirsiniz.

Sağlıklı böbrekler vücudunuzda atık ve fazla sıvı birikmesini önler ve kanınızdaki kalsiyum, fosfor, sodyum ve potasyum gibi tuzları ve mineralleri dengeler. Böbrekleriniz ayrıca kan basıncını kontrol etmeye, kırmızı kan hücrelerini üretmeye ve kemiklerinizi kuvvetlendirmeye yardımcı olan hormonları üretir.

Böbrek yetmezliği, böbreklerin artık bu işleri yapacak kadar iyi çalışmadığı ve bunun sonucunda diğer sağlık problemlerinin ortaya çıktığı anlamına gelir.

genellikle bacaklarında, ayaklarında veya ayak bileklerinde şiş
baş ağrısı
kaşıntı
Nefes darlığı
yorgunluk
Düzensiz kalp atışı
Göğüs ağrısı veya basıncı
gündüz yorgun hissetmek ve geceleri uyku problemleri yaşamak,
Mide bulantısı
az veya hiç idrar yapmama
kas krampları,
eklemlerinizde ağrı,
odaklanma zorluğu veya hafıza problemleri
Erkeklerde ereksiyon sorunları
gibi bir çok belitileri vardır.

Tedavi planınızı takip etmek, bu semptomların çoğundan sakınmanıza veya bunları gidermenize yardımcı olabilir.

Tedavi planınız düzenli diyaliz tedavileri veya böbrek nakli, özel bir yemek planı, fiziksel aktivite ve ilaçları içerebilir.

Böbrek yetmezliği ağız kokusu yapar mı?

Böbrek hastalarında nefes kokusuna rastlanabilmektedir. Çünkü böbrek hastalığı ağız kuruluğuna, ağız kuruluğu da nefes kokusuna neden olduğu düşünülmektedir.

Böbrek yetmezliğinin aşamaları nelerdir?

Kronik böbrek yetmezliği böbreklerde oluşan fonksiyon bozukluğunun derecesine göre 5 aşamada ele alınır. Böbrek yetmezliğinin ilk evrelerinde böbrekler kısmen de olsa süzme görevini yerine getirebilir. İlerleyen aşamalarda fonksiyon bozukluğu artarak tamamen çalışamaz duruma gelebilir. Böbrek yetmezliği aşamalara ayrılırken GFR yani Glomerüler Filtrasyon Hızı testinin sonuçları da göz önüne alınır.

    Böbrek yetmezliği aşama 1:

Evre 1 böbrek yetmezliğinde hafif böbrek hasarı vardır ve genellikle böbrek yetmezliğiyle ilgili belirti yoktur. İdrarda protein kaçağı görülebilir. GFR oranı 90’dan fazla olabilir.

    Böbrek yetmezliği aşama 2:

Evre 2 böbrek yetmezliğinde hafif böbrek hasarı vardır ve genellikle böbrek yetmezliğinin belirtileri gözükmemektedir. GFR oranları 60 ila 89 arasındadır.

    Böbrek yetmezliği aşama 3:

Evre 3 böbrek yetmezliğinde, böbreklerde orta derecede hasar vardır. GFR oranı 30-59 arasında olabilir. 3. Evre böbrek yetmezliğinde belirtiler ortaya çıkabilir. 3. Evre böbrek yetmezliğinde en sık görülen belirtiler; ellerde ve ayaklarda şişlik, sırt ağrısı, idrar oranında değişiklik, yüksek tansiyon ve anemi görülebilir.

    Böbrek yetmezliği aşama 4:

Evre 4 böbrek yetmezliğinde böbreklerde orta veya ciddi derecede hasar vardır. Evre 3 böbrek yetmezliğinde görülen belirtiler ve sorunlar görülebilir. GFR oranı 15-30 arasındadır. Beslenmeye bu aşamada çok dikkat edilmelidir. Diyaliz veya böbrek nakli için gerekli araştırmaların yapılmasında fayda vardır.

    Böbrek yetmezliği aşama 5:

Evre 5 böbrek yetmezliğinde, böbreklerde ciddi hasar vardır. Böbrekler neredeyse çalışamaz duruma gelmiştir. GFR oranı 15’ten düşüktür. Bu dönemde genellikle; kaşıntı, kas krampları, mide bulantısı ve kusma, sürekli açlık, ellerde ve ayaklarda şişlik, sırt ağrısı, nefes sorunları ve uyku problemleri görülebilir. Evre 5 böbrek yetmezliği olan hasta hayatta kalabilmek için diyaliz veya böbrek nakli olmalıdır.

Ne zaman doktora görünmeli?

Yukarıdaki böbrek yetmezliği belirtileri veya semptomlarınız varsa acil uzman bir hekime görünmenizde fayda vardır.

Böbrek yetmezliği için hangi doktora gidilmelidir?

Böbreklerle ilgili rahatsızlıklar için Nefroloji doktoruna gidilmelidir. Nefrit ve pyelonefrit gibi böbrek iltihapları, akut ve kronik böbrek yetmezliği, idrar yolu enfeksiyonları, böbrek kaynaklı hipertansiyon, albümin gibi böbrek hastalıklarının tedavisini nefroloji doktoru takip etmelidir. Özellikle kronik böbrek yetmezliğinin bir sonucu olarak ortaya çıkan böbrek nakli konusunda uzman olan nefroloji doktorlarının tercih edilmesi önemlidir.

Kronik böbrek hastalığının erken teşhisi mümkün mü?

Kronik böbrek hastalıkları çoğunlukla çok sinsi bir şekilde seyrettiği için birçok hastada hem tanının konmasında, hem de tedavide geç kalınmaktadır. Kan basıncının düzenli olarak ölçülmesi ve idrar tahlili yapılması gibi basit tetkiklerle kronik böbrek hastalığı erken dönemlerde teşhis edilebilir. Erken evrelerde tanı konulması ile hem kronik böbrek hastalığına özgün genel önlemler, hem de altta yatan ya da eşlik eden hastalıklara yönelik tedavi yaklaşımlarıyla, hastalığın ileri evrelere doğru seyri yavaşlatılabilir.

Kronik Böbrek Yetmezliği teşhisi

Kronik böbrek yetmezliğini saptamak için en temel olarak yapılması gereken testler; kan testleri (üre, kreatinin vb ), idrar testleri ve böbreklerin ultrasonografi ile görüntülenmesi gerekir. Erken dönem böbrek yetmezliği hastalarında kan testlerinde anormallik olmayabilir, idrar testlerinde protein kaçağı, kanama gibi anormal durumlar olabilirken  erleyen dönemlerde kan testlerinde anormal sonuçlar çıkmaya başlar. Böbreğin ultrasonografisi bize böbrek yetmezliğinin hem tanısında (böbreklerin normalden küçük olduğu saptanabilir) hem de neden olan hastalık hakkında (ailevi böbrek hastalıkları veya doğuştan yapısal hastalıklar gibi)  bilgi  verebilir.

Kronik böbrek yetmezliğinin nedenleri nelerdir?

Kronik böbrek yetmezliğinin en sık karşılaşılan nedenleri şöyle sıralanabilir:

    Diyabet (şeker hastalığı)
    Hipertansiyon (yüksek kan basıncı)
    Kronik glomerulonefrit
    Polikistik böbrek hastalığı
    Kronik taşlı piyolelonefrit
    Uzun süreli böbreğe zarar veren ilaç kullanımı (non-steroidantienflamatuar ilaçlar gibi)
    Bunların yanı sıra, sigara kullanımı ve aşırı kilo da kronik böbrek yetmezliği riskini artıran faktörler arasındadır.

Kronik Böbrek Yetmezliğinde Beslenme

Böbreklerimizin süzme işleminin aksadığı hastalıklarda besinlerimize özellikle dikkat etmemiz gerekmektedir. Yeterli ve dengeli beslenme, yaşamın her aşamasında olduğu gibi böbrek hastalarında da büyük önem taşımaktadır. Bireyin yaşam kalitesinin yükseltilmesinde, oluşabilecek komplikasyonların önlenmesi ve/veya geciktirilmesinde beslenme temel faktördür.

       Diyet tedavisi her zaman kişiye özgü olmalıdır. Kronik böbrek yetmezliğinin evrelerine, hastanın diyalize girip girmemesine, kişinin ağırlığına, idrar çıkışı olup olmadığına ve kan bulgularına (potasyum, fosfor, albumin vs.) göre değişiklik göstermektedir. Uygun miktarda enerji ve protein alımı, uygun vücut ağırlığının sağlanması ve/veya korunması, diyetteki diğer besin öğelerinin miktarlarının (sodyum, fosfor, potasyum, sıvı, vitamin ve mineraller) ayarlanması beslenme tedavisindeki önemli unsurlardır.

Proteinin vücutta kullanılması sonucunda ortaya çıkan üre, kreatinin, ürik asit gibi zararlı yıkım ürünleri hasta böbrekler tarafından dışarı atılamaz ve vücutta birikir. Böbrek hastalarında, hastalığın derecesine ve uygulanan tedaviye göre değişen protein alımı önerileri olacaktır. Bu nedenle diyalize başlamamış hastalarda üremik belirtileri hafifletmek için protein kısıtlaması yapılır ve alınması gereken protein miktarı 0,6-0,8 gr/kg/gündür. Bazı hastalar kan üre düzeylerini düşürebilmek amacıyla diyetlerindeki protein kaynaklarını tamamen kısarlar. Böyle bir davranış hastalarda ciddi beslenme bozukluğuna neden olacağı için çok yanlıştır, tam önerilen miktarda protein alınmalıdır.

Kronik böbrek yetmezliği sırasında böbreklerin süzme görevinde azalma olduğunda yeterli miktarda tuz atılamaz, buna ilave olarak tuzlu besinlerin yenmesiyle birlikte vücuttaki tuz yoğunluğu artar. Bu artış ile beyinde ilgili bölge uyarılarak susama hissi oluşur. Susama hissi ise su içme isteğini arttıracağından vücutta su fazlalığına yol açar. Tuz, yediğimiz çeşitli besinlerin kendisinde mevcuttur. Ayrıca yemeklere ve içeceklere fazladan eklenerek vücuda alınır. Kronik böbrek yetmezliği hastalarının tuzsuz yemeleri ve susadıkça su içmeleri tavsiye edilmektedir.

Düzenli egzersiz yapın. Egzersiz ayrıca stresi azaltır, yüksek tansiyonun normalleşmesini sağlar. Dünya sağlık örgütüne göre yetişkinler için haftanın üç günü 45 dakika egzersiz (yürüyüş, bisiklete binme, yüzme) önerilmektedir.

HABERE YORUM KAT