Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Sinan Erdem Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen, Büyük Samsunlular Buluşması etkinliğine katıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan programda bir konuşma yaptı.

“Kuvayı Milliye’nin, millî iradenin şehri Samsun’un tüm ilçelerindeki, mahallelerindeki, köylerindeki kardeşlerimi selamlıyorum” sözleriyle konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sanatçı Orhan Gencebay’ın ifadesiyle “cennet gözlü”, tatlı dilli Samsunlulara en kalbi sevgilerini gönderdiğini de ifade etti.

“İSTİKLAL MEŞALESİNİN YAKILIŞININ 100. YILINI, MANASINA UYGUN ŞEKİLDE, DOLU DOLU DEĞERLENDİRECEĞİZ”

Bu sene Samsun’da istiklal meşalesinin yakılışının 100’üncü yıl dönümünün idrak edileceğini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yıl dönümlerinin, her millet için önemli anlar ve bir milletin maziden atiye yolculuğunun köşe taşları olduğuna işaret ederek, “Yıl dönümleri; sadece bir hafıza tazeleme vesilesi değil, aynı zamanda kapsamlı muhasebe, murakabe günleridir. Bilhassa genç kuşaklar yaşadıkları ülkenin nasıl kurulduğunu, hangi mücadeleler, hangi fedakârlıklar neticesinde vatan kılındığını yıldönümleri münasebetiyle daha iyi anlarlar. İnşallah biz de 2019 senesini dolu dolu geçirecek; etkinlikler, programlar, konferanslarla manasına uygun şekilde değerlendireceğiz” dedi.  

“GEÇMİŞ GELECEĞİN PUSULASIDIR”

Gazi Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının her türlü imkânsızlığa rağmen İstiklal Harbi’ni zafere nasıl taşıdıklarını bir kez daha zihinlere işleyeceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan,  “Çünkü geçmiş geleceğin pusulasıdır. Maziyi bilmeden; Türk Milleti’nin kimlere meydan okuduğunu, nasıl var olduğunu, nasıl ayakta kaldığını öğrenmeden; özgürlüğümüzün kıymetini de kavrayamayız” değerlendirmesinde bulundu.

“Bir daha bu ülkenin üzerine “namahrem eli değdirmemek” için tarihimizi iyi öğrenmemiz, öğretmemiz gerekiyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerinin devamında şunları söyledi: “Bakınız tarihi bilmek ne kadar önemliyse; tarih bilincine, tarih şuuruna sahip olmak da o kadar önemlidir. Tarihe şaşı bakılmaz. Tarihe seçici bir anlayışla yaklaşılmaz. Hele hele tarih, ideolojinin at gözlüğünden kesinlikle okunmaz. Çarpıtılan tarih, asla tarih değildir. İşine geldiğini kabul eden, işine gelmeyen ne varsa hepsini de görmezden gelen bir bakış açısının millete verebileceği hiçbir şey yoktur.”

“BİZ, SADECE BU TOPRAKLARDAKİ VARLIĞI 10 ASRI BULAN KÖKLÜ BİR MİLLETİZ”

Bazılarının, ısrarla ve inatla Türk Milleti’nin tarihini 1923’den başlatmak gibi bir yanlışın içine düştüğüne işaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Oysa biz, kurduğu devletlerin geçmişi 2 bin 200 yılı aşan büyük bir milletiz. Biz, sadece bu topraklardaki varlığı 10 asrı bulan köklü bir milletiz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Biz, Malazgirt’ten İstanbul’un Fethi’ne, Mohaç’tan Plevne’ye kadar tarihi zaferlerle dolu şanlı bir milletiz. Biz, en zor, en sıkıntılı dönemlerinde bile Kut’ül Amâre’ye, Medine Müdafaası’na, Kudüs’ün savunmasına imza atmış kahraman milletiz. Biz, daha 17-18 yaşındaki kınalı kuzularla dünyanın en güçlü donanmalarına Çanakkale’yi geçilmez kılan yiğit bir milletiz.”

“Cumhuriyetimize nasıl sahip çıkıyorsak, Osmanlı’ya, Selçukluya, tarihimizdeki diğer devletlerimize de sahip çıkmak boynumuzun borcudur. 16 devlet kurduk biz, sıradan bir millet değiliz. Kendimiz sahip çıkmasak bile, işte Yeni Zelanda’da olduğu gibi, elin oğlu medeniyet ve devlet tarihimizin tüm mirasını bize zaten mal ediyor” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yeni Zelanda’da şehit edilenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifa dileklerinde bulunarak, “Hem Türkiye olarak hem de İslam İşbirliği Teşkilatı Dönem Başkanı olarak bu meseleyi sonuna kadar takip edeceğiz. Dünyanın bir başka yerinde benzer katliamlar yaşanmaması için elimizden gelen çabayı göstereceğiz” diye ekledi.